30 Nisan 2014 Çarşamba

İSLAM’DA BİLGİ KAYNAKLARI

İSLAM’DA BİLGİ KAYNAKLARI



 (İlham ilim kaynaklarından mıdır?)
Bilgi hele de doğru bilgi.Hayatımızın her anını şekillendiren geçmiş ile geleceğe bağ kuran tek nesne.O halde bilginin doğrusunu aramak bulmak ve bulduğumuz ile de amel  işlemek durumundayız.Dünya ve ahİret hayatındaki huzurun mutluluğun kaynağı DOĞRU BİLGİ olsa gerek.
Müspet ilimlerde ,üniversitelerde ve akademik dünyada “bilgi”nin doğruluğunu kontrol eden sistemler mevcut olup hitap ettiği insanlar da zaten bu konuda titiz davranırlar.Sosyal hayatta hatta sosyal medyada bilginin doğruluğu çoğu kez aranmaz irdelenmez.Bu durum dedikoduyu sektör haline getirmiştir.Bizim konumuz ise İSLAM’DA BİLGİ KAYNAKLARI.Çünkü sosyal medyada olduğu gibi din konusunda da ağzı olan konuşuyor.Bilimsel değeri olmayan hurafeler dinin esası gibi anlatılabiliyor.Şayet bu tür söz ve davranışlardan menfaat sağlayan birileri olmasa üzerinde fazla durmaya gerek olmazdı.Ancak işin şekli o kadar değiştirilebiliyor ki YENİ DİN oluşturmaya kadar varabiliyor.Onun için bilgi ne kadar önemli ise bilginin kaynağı da en z o kadar önemlidir.
İslam’da bilgi kaynakları 3 tür
1-Selim Hisler( Beş Duyu);  i-işitmek
ii-görmek,
iii-koklamak,
iv-tatmak,
v-dokunmaktır.
2-Akıl;
3-Doğru Haber;                         
A-Mütevatir haber
B-Vahiy
1-Beş duyu organımız ile tecrübe ve müşahedelerde bulunarak ilmin kaynaklarının oluştuğunu görürüz.İslam dinini tecrübe ve müşahedeyi  metot  olarak kabul ettiğini görürüz. Ancak dikkat edilmesi gereken husus ise beş duyumuzun algıladığı  bilgiler normal hayatımız için gerekli olanlardır.Şöyle ki işitme organımız olan kulağımız sadece günlük hayta kullandığımız ses dalgaları aralığını algılar.Bu ses dalgası aralığının altında ve üstünde olan sesleri kulaklarımızla duymamız mümkün değildir.Biz bu sesleri duymuyoruz diye bu sesler yok olmaz veya yok olduğu kabul edilemez.Aynı husus gözümüzün gördüğü  ışık dalga boyları için de geçerlidir.Eğer gözümüzdeki algı mekanizmalarında bir bozukluk olsa ve x-ray gibi enfraruj gibi ışık demetlerini görebilsek her halde bu gün gördüğümüz berrak dünyayı göremezdik.Koku,dokunma ve tatma duyularımızda günlük normal hayatımız için gerekli olan hisleri algılayabiliyor.Bu da gösteriyor ilim kaynağı olarak beş duyumuz gerekli ancak yeterli değildir.
2-Akıl;İnsanı diğer canlılardan ayıran özellik olan akıl için bir çok tanımlama yapılmıştır.Cevher olarak tanımlayanlar olduğu gibi akıl ile ilim aynı şeydir diyenler de olmuştur.İsim olarak ne konulursa konulsun AKIL  insanda var olan bir özelliktir.Akıl sayesinde de iyi ile kötü ayırt edilir.Şöyle ki ;İnsan yaptığı herhangi bir işi iki şey için yapar .Birincisi .O iş iyidir,yapanın menfaati vardır ikincisi ise diğer canlılarda olduğu gibi herhangi bir haklı sebebi yoktur.Akıl için İslamda itikadı mezhep imamlarının(Mutezile,Eş’ari,Maturidi) değişik görüşleri mevcut olup her biri için ayrı ayrı değerlendirme yapmak uygun olur.
3-İlim kaynaklarından üçüncüsü ise DOĞRU HABER dir.Bu da iki çeşittir.
a-Mütevatir haber;Yalan olma ihtimali olmayan haber demek olup bu da bilgiye dayanır.Örneğin hiç görmediğimiz halde Japonya nın var olduğu veya yine İstanbul’u fethedenin Fatih Sultan Mehmet olduğu gibi.tevatür haberin şartları ise üç tanedir.
i-Sağlam bir hisse dayanmak.Bu haberi nakledenlerin haberi beş duyudan en az birisi ile kavramış olmaları gerekir.Herhangi bir efsanenin nakli tevatür haber olamaz.Anka kuşunun varlığı gibi.
ii-Haberi nakledenler arasında mutlak ittifak edilmesi gerekir.Örneğin Hz.İsa nın katli haberi tam bir görüş birliği olmadığı gibi.
iii-Kat’i nas lara aykırı olmaması gerekir.Örneğin Yahudilerin dinlerinin ebedi kalacağı bilgisi ayetlere aykırı olduğu için tevatür haber değildir.
b-Vahiy;Mucize ile peygamberliği sabit olunan Resul un haberi.Vahyin Peygamberimize(SAV) geliş şekli farklı olmakla beraber hepsi de DOĞRU HABER dir.
İslam bilgi esaslarına göre BİLGİ KAYNAKLARI yukarıda izah ettiğimiz şekilde üç tanedir.İnsanoğlunun hissi duyuları ile tespit ettiği vakalar üzerine Peygamberimizin haberini kendine prensip edinmiş aklın üzerinde yoğunlaşması ile İLİM meydana getirilir.
Yukarıda izah etmeye çalıştığım İSLAM’DA BİLGİ KAYNAKLARI arasında İLHAM nerede durmaktadır.Veya soruyu şöyle de sorabiliriz.İlham ilim kaynaklarından mıdır?
İlham feyiz yoluyla kalbe bir mananın konulmasıdır.Kalbine bir mana konulan eğer peygamber ise bu tabi ki vahiy olarak kabul edilir ve yukarıda izah etmeğe çalıştığımız DOĞRU HABER gurubunun içine girer.Ancak ilham peygamberler haricinde bir insanın kalbine konulmuş bir mana ise bu da keramet olarak tanımlanır.Dolayesiyle de İslam’a göre ilham bir şeyin sıhhatini bilme sebeplerinden değildir.Keramet  ehlinin aktardığı bilgi “doğru haber” olarak kabul edilemez .
Bu makaleyi yazarken hadis ve kelam alimi Merhum Ömer Nesefi nin İslam İnancının Temelleri   AKAİD adlı eserinden yararlandım .Ve merhuma Allah tan rahmet diliyorum.
Bu vesile ile her duyduğumuz okuduğumuz veya gördüğümüz konuların   DOĞRU olup olmadığını ölçmeye yarayacağını düşündüğüm hususları paylaşmak istedim.Mesela uzunluğunu ölçmek istediğimiz bir nesneyi şayet ısı değeri  ile ölçmeye kalkarsak DOĞRU bir sonuca varamayız.İlmin temeli de budur.05.04.2014




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder