24 Aralık 2018 Pazartesi

25 YIL SONRAKİ YALNIZ İNSAN(LAR)


25 YIL SONRAKİ  YALNIZ İNSAN(LAR)

Aşağıdaki makaleyi  yaklaşık 15 yıl önce yazmıştım. Maalesef öngörülerim oluşmaya başladı. Umut vaat eden tek husus ise ülkeyi yöneten irade olan Cumhurbaşkanımızın “EVLERİMİZ İÇİN DİKEY MİMARİDEN YATAY MİMARİYE GEÇİLMESİNİ” istemesidir. Yatay mimariye geçiş ile birlikte, her ailede çocuk sayısının en az 3 olması gerektiğine inanmaya başlamak çözüm için ilk adımlar olacaktır.

“Milletlerin ayakta kalması ailenin sağlam olmasına bağlıdır.Aile,ortak yaşanılan ve paylaşılan evden ibaret değildir. Türk Dil Kurumunun on civarındaki aile tanımından birincisi;”Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik”olarak tanımlıyor. Evet, aile  birliğinin sosyo-ekonomik, kültürel, psikolojik hulasa tam manası ile iyi yetişmesi korunması ve güçlenmesi gerekir.Bunun için de aile bağlarının çok güçlü olması gerekir.Batı toplumlarında çekirdek aile kavramı ile beraber aileye ekonomik ortaklık olarak ta bakılıyor.Ataerkil aile yapısı çok az ailede kalmış.Onlarda geleneklerini koruyan ailelerdir.
Son yıllarda aile planlaması adı ile nüfus planlaması yapıldı.Yeni nesil 1 çocuktan fazla istemiyor.40 yaşın altında olan ebeveynlerin ortalama 2 çocuğu var.Yaş azaldıkça da bu oran 1 çocuğa yaklaşıyor.Şöyle düşünelim. TEK ÇOCUK olarak büyüyen bir kız ile yine TEK ÇOCUK olarak büyüyen bir erkek evlendi.Tabi bunlarda TEK ÇOCUK yapar.Bu çocuğun neleri yok.
i-Amcası olmayacak.
ii-Dayısı olmayacak.
iii-Teyzesi olmayacak.
iv-Halası olmayacak.
v-Bu saydıklarımız olmayacağı için bunların çocukları da olmayacak.Hani günümüzün moda deyimi “KUZEN” olmaycak.
vi-Yengeler, enişteler olmayacak.
Televizyon dizilerinde izliyoruz. Sıkıntısı olan, eşi ile darılan, iş ortamından bunalan herkes soluğu akrabalık bağı olan bir yakını-büyüğünün yanında alıyor.20-25 yıl sonra bu yakınlar olmayacak.O zaman insanımızın ruh sağlığını nasıl koruyacağız.İzah etmeye çalıştığım bu olay MİLLETİMİZİN yapı taşı olan AİLE yi yok etmek için  bilerek ve planlı olarak yapılmaktadır.Çok farklı bir konu gibi gelecek ama ülkemizde apartman hayatının başlaması ve hızla büyümesi de bu olayın bir parçasıdır.Çünkü apartman hayatı ile milletimizin vazgeçilmez değerlerinden olan KOMŞULUK bağlarını yok etmiştir.Bir mahalle büyüklüğünde olan apartmanlarda kaç kışı kaç komşusunu tanır.Yine apartman hayatı ile ÇEKİRDEK AİLE yapısına geçildi.Çünkü apartman dairelerinde büyüklere(dede-nine)  yer yok.
Önce ÇEKİRDEK AİLE yapısına geçtik.Sonra komşuluk bağlarını yok ettik.Şimdi de çocuk sayımızı TEK e indirerek YALNIZ İNSANLARI çoğaltmaya başladık.
Dikey hayattan(apartman hayatı) yatay hayata(tek katlı evler) dönüşü sağlamamız gerek.Bunun yanında aile bağlarını güçlendirerek bizleri yetiştirip büyüten ana-babamıza sahip çıkmalı ve en az iki olmak üzere daha fazla çocuk sahibi olmalıyız.Unutmayalım ki en iyi yatırım İNSANA yapılan yatırımdır.   Saygılarımla.12.04.2005 “
Bu makaleyi yazdığım tarih olan 2005 yılından 2018 yılına kadar özellikle DİKEY YAPILAŞMA olarak kötüye gidiş yaşadık.Bu yolun yanlışlığının anlaşılması ve YATAY MİMARİYE geçme iradesi AİLE KURUMU için UMUDUMU yeşertti.11.10.2018
Sakıncalı Piyade yayaımlandı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder