SOMA FACİASI ; İLK YARDIM ,ARAMA –KURTARMA DOĞRU
YAPILDIMI?
Büyük maden
faciasının üzerinden 3 hafta geçti.Ateş
düştüğü yeri yaktı.İlk gün ilk saatten itibaren ortalığı ayağa kaldıranlar
arama kurtarma çalışmalarını beğenmeyip protesto edenler şimdi ortalıkta
yoklar.Onlar,gösterilerini yapacak yeni vaka ve yer peşindeler.Umarım akıl ve
bilginin ışığında bir çalışma içindeler.
İnsan
hayatının tehlikeye girdiği andan itibaren günler saatler değil dakikalar ve
saniyeler önem arz eder.Oksijensizliğe dayanabilme süresi birkaç dakika ile
sınırlıdır.Soma faciasında olduğu gibi büyük kaza ve felaketlerde ilk yardım
çalışmaları ile eşgüdümlü olarak arama kurtarma faaliyetleri
yürütülmelidir.Tanım olarak ilk yardım; Kaza, hastalık, yangın, deprem vb. tehlikeli
ve ani durumlarda hastaya-kazazedeye
kesin tedavi öncesi, olay yerinde uygulanan ilk ve acil işlemdir.Soma faciasında ilk yardım ancak ilk
dakikalarda ocak içindeki işçiler ile hemen o anda olay yerinden dışarı
çıkabilmeyi başarabilen işçilere yapılabilirdi.Facianın başlangıcı olarak saati
15.30 olarak kabul edersek tüm ilk yardım çalışmalarını kömür ocağını işleten firmanın yapması ve koordine etmesi gerekir.
Her
şeyden önce büyük facianın ne olduğu ve neden başladığını bilmek
gerekir.Kazanın boyutuna göre yapılacak müdahale şirket bünyesini aşan çapta
ise sağlık ,itfaiye ve emniyet güçlerine
haber verilmesi o ilk dakikalarda yapılır.Gelişmiş ülkelerde bu 3
teşkilat 911 çatısını altında toplanmıştır.Ülkemizde de buna yönelik
çalışmaların yapıldığını biliyoruz.Soma gibi maden sektörü ve ağır-tehlikeli iş
kapsamındaki iş yerlerinin çok yoğun
olduğu şehirlerimizde ayrıca ÖZEL BİR ORGANİZASYON da olmalıdır.Kömür ve
demir-çelik sektörünün yoğun olduğu şehrimiz Kdz.Ereğli ve Zonguldak için de
muhakkak bu ORGANİZASYON yapılmalıdır.Önlemek ,tazmin etmekten insanidir ve
ucuzdur.
İlk
yardım ,arama-kurtarma çalışmalarının haberi verilirken ilk sıralamada ;
*Olayın
oluş saati( 15 mi 15.30 mu yoksa daha önce mi)
*Olayın
yeri(vardiya değişim yeri mi,kömür üretim yerimi,trafonun olduğu yer mi…)
*Olayın
mahiyeti( Trafo patlaması sonucu yangın mı,gaz yoğunluğu mu,yanan kömür mü…)
*Olaya
dahil olan insan sayısı( 500 dendi,750 dendi 1000 dendi 1500 dendi)
bildirilir.Ne yazık ki Soma
faciasında bu 4 maddenin 4 nünde bilgisi doğru verilemedi.İlk durum tespiti ve
bildirimi doğru yapılamadığından harekete geçmesi gereken kişi-kurum ve
kuruluşlarında geç kalmasına sebebiyet verilmiş oldu.
Sadece
bilgilendirme doğru yapılmış olsaydı şehit
sayımız daha az olur muydu?.Bu sorunun cevabı çok önemli.İstenirse de çokta kolay tespit edilir.Şöyle ki Şehit olan
her vatandaşımıza yapılan otopsi raporlarında “ölüm nedeni ve ölüm zamanlarının”
incelenmesi yeterli olur.Bu bilgi ışığında arama kurtarma çalışmalarının ne
kadar doğru yapılıp yapılmadığı da ortaya çıkar.Bu husus mutlaka ama mutlaka
iyi incelenip doğru bilgilerle ve doğru sonuca varmak gerekir.Çünkü faciaya
sebebiyet verenlerin hesap vermesi gerektiği kadar facia sonrası arama kurtarma
çalışmalarının doğru yapılıp yapılmadığının da sorgulanması gerekir.
Facianın
yaşandığı ilk dakikadan arama kurtarma çalışmalarının nihayetlendirildiği
dakikaya kadar;
*Yapılanlar tek tek ve kalem kalem gerekçelendirilmelidir.
*Bilimsel
olarak bu türdeki kazalarda yapılması gerekli olup ta yapılmayanlar varsa tek tek ve kalem kalem gerekçelendirilmelidir.
*Yapılması
gerekli olup ta yaptırılmayanlar varsa tek tek ve kalem kalem
gerekçelendirilmelidir.
İzah etmeye çalıştığım hususlar dikkate alınarak yapılacak
bir çalışma bu faciada sorumluluğu olanları ortaya koyacağı gibi varsa işini
hakkıyla yapanlarında belirlenmesi doğru bir davranış olur.Unutmayalım ki
bilimdeki büyük ilerlemelerin çoğu büyük felaketlerin yaşandığı zamanlar
olmuştur.Yaşadığımız büyük faciadan ders almayı ve aldığımız dersi de
uygulamayı bilelim.Ancak o zaman şehit ailelerimizin acısını hafifletmiş ve şehitlerimizin de ruhunu şad etmiş oluruz. 31.05.2014
Dr.M.Naci YALÇINKAYA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder